Pericles İnceleme Yazısı

PericlesPericles by
My rating: 2 of 5 stars

PERICLES - WILLIAM SHAKESPEARE

UYARI: Spoiler içerir.
____________

Bu oyunun basımının İş Bankası Kültür Yayınları'nda bu kadar erkene alınması bir hayli ilginç. Çünkü Pericles, Shakespeare' in belki de hayatının son dönemlerinde yazması muhtemel bir oyun. Evet, muhtemel çünkü oyun Birinci Folyo baskısında telif haklarının tam olarak alınamaması sebebiyle listeye eklenmemiş. Ancak kuvvetle ihtimal Marina karakterinin Shakespeare'in elinden çıktığı sanılıyor. Oyun kaynağını İngiliz şair John Gower'ın Confessio Amantis eserinden almış. Aynı zamanda eser, tür olarak trajedi olarak nitelendirilse de alışılagelmişin dışında bu trajedi oyunun gelişme kısmını oluşturmasına karşın hüzünlü bir sonu yok; aksine okuyucuyu mutlu gönderiyor evine.

Julius Caesar oyununda araya giren Cicero dışında pek de anlatıcı görmemiştim şu ana kadar ancak bu oyunun her sahnesi Gower isimli bir karakterin bize olayı açıklaması ile başlıyor. Dolayısıyla anlaşılabilirlik bakımından, bu özellik Pericles'ı kolay idrak edilebilir bir oyun haline getiriyor. Yeni katılan karakterler, aradan geçen zaman, arkada dönen oyunlar; Gower sayesinde net bir şekilde okunabiliyor.

Girişte Antakya Kralı Antiochus' un kızı ile olan ensest ilişkisi anlatılıyor. Antiochus güzeller güzeli bir kıza sahiptir, kız ne yazık ki annesini küçük yaşta kaybeder ve baba kız yaşamaya başlarlar. Bu ilişki zamanla aralarındaki aşka dönüşür. Kız olgunlaştığında ise Antiochus'a talipler gelmeye başlar; kızını istemek için nice prensler uzun yollar aşarak bu güzeller güzeli prensesi ülkelerine götürmek isterler. Kral Antiochus ise kızı ile aralarındaki ilişkinin gizli kalmasının yollarını aramaya koyulur. Sonunda aklına bir fikir gelir: Kızına talip olan prenslere bir bilmece sorar, eğer bu bilmeceyi bilemezlerse genç prensleri idam eder.

Sorulan bu bilmece aslında Antiochus ile kızı arasındaki ilişkiyi anlatmaktadır fakat hiçbir prens böyle bir ilişkiyi düşünemez. Ta ki Pericles'a da sorulana dek. Pericles bilmeceyi çözer çözmesine de bunu kralın yüzüne karşı nasıl söyler; ancak açıklamazsa da canından olacaktır. Her iki yolun da onu karanlık bir sona götürdüğünün farkındadır. Krala işlediği bu günahı söylemekten çekindiğini açıklar; bunun üzerine kral endişeye kapılır. Sonunda bilmecedeki sır açığa çıkmıştır. Fakat bunu belli etmez; Pericles'ın cevabının yanlış olduğunu, yine de bu güzel prense endamından ötürü kırk gün daha mühlet vereceğini açıklar.

İlk sahnede olan olaylar Pericles'ın kralın sarayından kaçması ve Tarsus'a gitmek üzere bir gemiye binmesiyle sonlanır. Sur'un yönetimini maiyetine bırakır. Hikayenin geneline bakılacak olursa ilk sahnede olan olaylar, oyunun geri kalanından biraz kopuk gibi geldi bana.

Maalesef -bu oyunda sıkça başvurulmuş- gemi yolculuğu esnasında çıkan bir fırtına anlatılır Gower tarafından. Pericles gözlerini Pentapolis kıyılarında açar. Tarsus yolculuğuna çıkarken yanına aldığı birkaç yardımcısı ve tüm malları gemiyle birlikte derin sulara gömülmüştür. Beş parasız Pentapolis'te kalakalmıştır. Halkın arasında geçirdiği kısa sürede, Pentapolis Kralı Simonides'in kızının doğum günü olduğunu, dünyanın dört bir yanından gelen şövalyelerin kızına talip olduğunu işitir. Bunu duyan Pericles sarayın yolunu tutar.

Simonides'in kızı Thaisa, Pericles'tan çok etkilenir. Pericles da Simonides'e baktığında kendi babasını görür gibi olur. Bu ikili arasındaki sevgiyi fark eden Simonides gelen tüm şövalyeleri evlerine geri yollar, hiçbir yarış olmadan kızını Pericles ile nikahlar.

Üçüncü perdede yine Gower'ın anlatımıyla olaylar hızlanır. Antiochus ve kızının ölüm haberi Sur maiyeti tarafından Pentapolis'e gönderilir. Pericles kral ilan edilir ve gidip tacını giymesi beklenmektedir. Karnı burnunda Thaisa ile Pericles, Simonides' in de onayıyla Sur yolunu tutarlar. Yapılan bu gemi yolculuğu sırasında yine bir fırtına kopar. Fırtınanın koptuğu sıralarda Thaisa da doğum sancıları çekmektedir. Böylece zor şartlar altında bir hayat beden bulur: Marina. Bunun yanında tanrı, bir de hayat alır o gemiden: Thaisa.

Thaisa'nın ölü bedeni denizcilerin batıl inançları sebebiyle gemiden atılmak istenir; yoksa fırtına sona ermeyecektir. Pericles' ın da onayıyla sandığa koyulan Thaisa'nın bedeni yanında bir not ile beraber azgın sulara bırakılır. Yine de fırtına sona erecek gibi değildir; Thaisa'nın emaneti Marina'yı hayatta tutmak endişesine kapılır Pericles. Rotasını Sur'dan Tarsus'a çevirir, bebeği oradaki dostu ve aynı zamanda Tarsus Valisi Cleon'a bırakmaya karar verir.

Diğer yandan Thaisa'nın sandığı Efes kıyılarına vurur. Sandığı açan yerliler şaşkınlıklarını gizleyemezler. Aralarında Efesli bir bey olan Cerimon'un da bulunduğu grup, Thaisa'yı hayata döndürmeye çalışır ve başarılı olur. Thaisa'nın hatırladığı kadarıyla yaşananları dinlerler. Bunun üzerine Cerimon yakınlarda bir tapınak olduğunu, kocası geri dönünceye kadar oraya sığınmasını söyler. Thaisa çaresiz bu öneriyi kabul eder.

Cleon ve eşi Dionyza'nın yanında serpilip yeşeren Marina çok iyi eğitimler görür Tarsus'ta. Çok beceriklidir, güzeldir. Lakin tüm bu iyi özelliklerin Marina'da toplanması Dionyza'nın kızını ikinci plana iter. Dionyza, kızını Marina'nın gölgesi altında kaybolmaktan kurtarma çabalarına girişir; bir katil kiralar. Dionyza'nın ısrarı üzerine Marina, kiralanan katil ile birlikte deniz kenarını gezintisine gönderilir. Burada öldürülecek ve bedeni denize atılacaktır; ancak işler planlandığı gibi gitmez: Bir korsan gemisi Marina' ya el koyar. Katil, Marina'nın elinden kayıp gidişini korkuyla seyreder. Canını kurtarma pahasına valinin eşine giderek Marina'yı öldürdüğünü bildirir.

Korsanlar, Marina' yı bir geneleve satar. Burası belki de oyunun en acı sahnesidir. Marina'nın halkın içinde pazarlanması anlatılmaktadır. Bu kısmın okunması zor bir sahne olduğunu söyleyebilirim: Marina'nın saf ve temiz kalbi onun bu kirli mekanda temiz kalmasını sağlar. Gelen her müşteriyle konuşarak onları yaptıkları yanlıştan döndürme gayreti içine girer. Müşterilerinin zamanla azaldığını fark eden genelev sahibesi; yardımcısından onun bekaretini almasını, belki böylece genelevin yararına çalışabileceğini söyler. Marina genelev yardımcısını da bu kötü yoldan döndürmeyi başarır. Elinden her iş geldiğini, kendisini daha farklı alanlarda kullanabileceklerini söyler; yardımcı ikna olur. Böylece Marina genelev içinde dikiş, nakış, temizlik, sanat gibi çok farklı alanlarda çalışmaya başlar.

Pericles'a dönecek olursak... Kendisine Cleon tarafından bir mektup gelir, kızının öldüğü yazılıdır. Hem karısını hem kızını kaybeden Pericles hayatla tüm bağlarını kopartır; kimseyle konuşmaz. En yakın yardımcıları bile onun dilini çözemezler. Derken Pericles'ın baş yardımcısının kulağına bir kadın ismi gelir; konuştuğu herkesi hayata döndürdüğü, yaşama sevinciyle insanları etkilediği söylenir. Bunun üzerine yardımcıları Pericles'ı bu hanıma götürme kararı alırlar. Marina'nın karşısına çıkan Pericles bitik haldedir. Marina, Pericles' ın haline üzülür. Ne yapsa ne etse onu konuşturmayı başaramaz. En sonunda ona kendi acıklı hikayesini anlatır: Bir fırtına sırasında dünyaya geldiğini söyler. Annesinden, babasından bahseder. Bunun üzerine Pericles' ın gözleri açılır; Marina'ya sarılır ve mutlu son.

Yok hayır, daha bitmedi. Thaisa' yı unutmayalım: Kızına kavuşan Pericles, Cleon ve eşinin söylediği yalanın ortaya çıkmasıyla onları öldürmek için bir sefere çıkar. Sefer sırasında Efes'te bir tapınağın hayalini görür ve Cleon'dan öç almak yerine buraya gitmesinin onun için daha hayırlı olacağına inanır. Efes'e gider, Thaisa'yı bulur, mutlu son.

View all my reviews

YORUMLAR

    Yorum Yap Mail adresiniz kimseyle paylaşılmayacaktır.

    BİZE ULAŞIN

    Fikirlerinizi paylaşmaktan çekinmeyin.

    İncelemeler hakkında öneri veya fikirlerinizi, sitede yayınlanan içerik ya da görseller ile ilgili şikayetlerinizi, ya da diğer konulardaki düşüncelerinizi mail atabilirsiniz.

    Adres

    Yeşil Mah.
    Merkez, Karabük
    78200 TR

    İletişim

    emreozakyildiz@gmail.com
    +90 53- -------